31 Ocak 2012 Salı

Canım ne yemek istiyor, ne istemiyor?

Herkese selam,

henüz blogumu kimseyle paylaşmmadım, neden bilmiyorum bir süre daha benim özel günlüğüm olarak kalmasını istiyorum sanırım.

Bugün bir süredir beni rahatsız eden "yemek" konusunda yazmak istedim. Annelik içgüdüsüyle haberi aldığım günden beri hep faydalı şeyleri yemek için uğraşıyorum. Bütün diğer anne adaylarının yaptığı gibi. Fakattt gelin görün ki, bu her zaman mümkün olmuyor. Mesela, kansızlığım sebebiyle 2 aydır her sabah portakal suyu ile kahvaltı ederken artık çok tatlı gelmeye başladığı için portakal suyu görmeye bile tahammül edemez oldum. Bunun dışında, sebze yemeklerini çok seven ben dengeli olarak her sebzeyi çiğ (salata) ya da pişmiş olarak tüketmeye özen gösteriyordum. Taa ki çiğ sebzeler midemi ekşitmeye başlayana kadar...  Pişmiş sebze yemeklerinde de durum pek iç açıcı değil maalesef. Artık hiç olmadığım kadar seçiciyim diyebilirim. Tercih etmem söz konusu olduğunda kesinlikle tericihim börek, pide, pizza, makarna gibi karbonhidrattan yana oluyor. Aslında bazen de işe yarıyor canımın bir şey istememesi. Mesela çikolatayı artık canım hiiiç istemiyor, baklavayı da, hatta cips vs gibi ürünleri de. Bu durumdan hiç memnun değilim, vicdan azabı çekiyorum. Umarım midem ile ilgili bu sıkıntılar (yanma, ekşime, reflü vb) geçicidir. Eskisi gibi rahat rahat ve ağız tadıyla yemek yiyeceğim günleri dört gözle bekliyorum. Bilmiyorum o günler yakında gelecek mi?

Ağzınızın tadı hep yerinde olsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder