13 Haziran 2012 Çarşamba

30. haftadan merhaba!

Sevgili blog, seni ihmal ettim özür dilerim...

Aslında bir bahanem de yok bu ihmali açıklayacak, bilemiyorum belkide tek tek haftaları saymaktan sıkıldığım içindir. Sabırsızlanıyorum artık, sadece ben de değil, oğluşumun babası, dedesi, anneannesi, babaannesi, teyzesi, halası kısaca herkes sabırsızlanıyor. Günler geçmez oldu sanki, ama bir taraftan da 10 hafta kaldı, yaklaşık 2 ay...çok uzun sayılmaz yani...

Dün 30 hafta 3 günlükken doktor kontrolündeydik, Koray 1.5 kg...Maşallah. Kemik gelişimi bir hafta ileri görünüyor ve baş aşağı pozisyona dönmüş!!! Yeyyy, nedense hep son ana kadar dönmeyecek diye düşünüp endişeleniyordum. Normal doğum için herhangi bir sıkıntı yok gibi şimdilik. Gerçi benim doğum yaklaştıkça doğum ile ilgili endişelerim artmaya başladı ama olsun, pek dillendirmemeye çalışıyorum. Yüzyıllardır insanların doğurduğu gibi normal doğum istiyorum, son ana kadar bir aksilik olmazsa. Her iki yöntemin de artıları eksileri var, araştırdım, bakalım bizim doğum hikayemiz nasıl olacak?

Bu hafta oldukça verimli geçti Koray'ın odasının hazırlıkları açısından, oda neredeyse tamamlanmak üzere, daha önceden beşiğini ve gardolabını almıştık ve kurmuştuk dedesi ve anneannesi ile birlikte, sonra babası ile İşbir yatak tan lateks (kauçuk ağacının öz maddesinden yapılmış) bir yatak ve güzel bir bebek yorganı aldık. Çok rahat görünüyor gerçekten. En son dün anneanne ile beşik takımını aldık mothercare'den. Oda neredeyse tamamlanmak üzere. Alt değiştirme masası bile var kuzucuğumun. Kıyafetler yıkandı ütülendi, doğum çantası için alışverişler son hız devam ediyor, ne çok şey varmış alınması gereken...Kafamda hala bitmek bilmeyen sorular bu gerekli mi? Şunu almalı mıyız? O yüzden sürekli internette bu konuları okuyorum, bebek alışverişi listeleri, gereksiz ürünler listeleri, bloglar saolsun...

Gelelim önümüzdeki haftasonu için gündemimize, misafirlerimiz geliyor, yaşasın. Öncelikle oğlumun Hasan amcası geleceğini haber verdi, bir yıllık ABD kaçamağı öncesi, kendisi herşeyi göze alıp, çocuk doktorluğuna bir yıl ara verip, ingilizce öğrenmek için ABD'ye gidecek ve gitmeden önce vedalaşmak izin bize geliyor. Ayrıca, oğlumun kardeşi, Selin bebek ve anne babası, Aysel ve Tekin'de bu hafta nihayet Kayseri'ye bizi ziyarete gelecekler, çok keyifli bir hafta sonu olacak eminim. Selin'i çok özledik, en son bir aylıktı gördüğümüzde ve sürekli uyuyordu çitlembik prenses. Şimdi sanırım 2.5 aylık oldu, eminim çok daha güzelleşmiştir. Koray'ın beşiğini ilk o test edecek, sonra da beşik kertmesi yaparız artık;)

Bu haftalık benden bu kadar, arayı çok uzatmadan yazacağım yine, söz...

Sevgiyle...